Muğla'da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i boğduktan sonra varile koyup yakan sanık Cemal Metin Avcı hakkında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından bozuldu. Kamuoyunun tepkisini çeken karar sonrası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin sanık Cemal Metin Avcı’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının bozularak cezada haksız tahrik indirimi yapılması talebine itiraz etti.

BABADAN YÜREK YAKAN SÖZLER

Yargıtay'ın bozma kararının ardından bir televizyon kanalına konuk olarak katılan acılı baba, yürek yakan açıklamalarda bulundu. Baba Sıddık Gültekin, "Bu kararla kızımın gözümün önünde yeniden canlı canlı yakıldığını gördüm, izledim. Gerçekten kararı duydum duyalı kelimeler boğazımda düğümlü. Burası Türkiye Cumhuriyeti ve adalet herkes için eşit olmalı." dedi.

"KEŞKE KURŞUNLA ÖLDÜRÜLSEYDİ"

Acılı baba Gültekin, şunları söyledi:

"Benim kızım 27 yaşındaydı. Daha çok gençti hayalleri vardı. Bizim de hayallerimiz vardı kızımızla ilgili ama bütün hayallerimiz çalındı gitti. Ben şu anda ‘keşke kızım kurşunla öldürülseydi' diyorum. Ölüm seçiyorum. ‘İşkenceyle değil kurşunla öldürülseydi' diyerek ölüm seçiyorum. Bir baba için bu çok ağır. Benim kızım canice, planlanarak, tasarlanarak katledildi. Cenin şeklinde iple bağlıyor, varile koyuyor. Üstüne odun atıyor, benzin döküyor. Verdikleri kararı ben kamuoyuna bırakıyorum. Adalete güvenmezsem kime güveneceğim? Şaşırdım kaldım."

"CANAVARCA HİS DEĞİLSE NEDİR?"

Baba Sıddık Gültekin, dinmeyen acısını "Söyleyecek bir sözüm kalmadı" diyerek gözyaşlarıyla anlattı. Baba Gültekin, "Muğla'dan bir türlü çıkamadık. 2,5 yıl boyunca mahkemeye gidip geldik. 5 yıl boyunca sürdü bu dava. Tüm deliller ortadayken bu nasıl bir haksızlık? Adli Tıp raporunda bile "diri diri yakılmış" diyor. Ve bunda tam 11 profesörün imzası var. Bu nasıl bir haksızlık? Bir insanı diri diri yakmak canavarca his değilse nedir? Bu gerçekten bir garabet." diye konuştu.

"İsyanım çok fazla, çok öfkeliyim." diyen acılı baba, "Gizli gizli sabahlara kadar ağlıyorum. Ben 5 gün kızımın cenazesini aradım kızım yerine kemiklerini buldum. Adalet ölmüştür bu kararla. Yazıklar olsun. Kardeşi de cinayete yardım ve yataklık etmişti ona da 4 yıl verdiler, ödüldü sanki'' dedi.

Ne olmuştu?

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencisi Pınar Gültekin, 16 Temmuz 2020'de Ula İlçesi'ndeki evinden ayrılmış ve daha sonra haber alınamamıştı.

Ailesi ve arkadaşlarının sosyal medyada paylaştığı bilgilere göre, Gültekin en son Akyaka'dan Muğla'ya gitmek için durakta beklerken görüldü.

Ayrıca, Gültekin'in Menteşe'deki bir alışveriş merkezine gittiği ve üzerinde beyaz bir elbisenin olduğu bilgisi de paylaşıldı.

Jandarma, Gültekin'i bulmak için arama çalışmalarını bahsi geçen alışveriş merkezi civarında yoğunlaştırdı. Çalışmalar sürerken, Menteşe ilçesinin kırsal Yerkesik Mahallesi'ndeki ormanlık alanda bir kadın cesedi olduğu ihbarı geldi.

Gültekin'in kaybolmadan önce bir kişi ile alışveriş merkezinde oturduğu tespit edildi. Daha sonra aynı kişiyle alışveriş merkezinden ayrıldığı saptandı.

Polis ve jandarma ekipleri, akaryakıt istasyonunda büyük bir pet şişeyle benzin alan Cemal Metin Avcı'dan şüphelenerek takibe aldı.

Evinde gözaltına alınan Avcı, jandarmada verdiği ifadede suçunu itiraf etti, kıskançlık krizine girdiği, tartışma sırasında kavga ederken Gültekin'i öldürdüğünü söyledi.

Gültekin davası ilk olarak Muğla 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Burada sanık Avcı, haksız tahrik indirimi uygulanarak 23 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Ailenin itirazı üzerine dosya İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi'ne gönderildi.

Bu mahkeme, Cemal Metin Avcı'yı ağırlaştırılmış müebbet hapse, kardeşi Mertcan Avcı'yı ise delilleri gizlemekten dört yıl hapis cezasına çarptırdı.

Kaynak: İHA