Hakkâri’nin Yüksekova ilçesine bağlı Duraklı (Nebar) köyünde yaşayan 19 yaşındaki Zeynep Çoçga, eğitim, iş ve ulaşım imkânlarının yetersizliği nedeniyle İstanbul’a taşındı. Esenyurt’ta akrabalarının yanında kalan genç, evine yalnızca bir sokak uzaklıktaki kütüphanede üniversite sınavına hazırlanıyor.

“Kendi Memleketimden Soğudum”
Çoçga, İstanbul’da gördüğü imkânların ardından memleketiyle arasındaki farkı şöyle dile getirdi: “Buraya geldiğimde kendi memleketimden soğudum. Çünkü orada imkanlar çok kısıtlı. Doğru düzgün kütüphane bile yok. Kış aylarında kütüphaneye gittiğimizde üşüyorduk. Oysa burada bir sokak ötede sıcacık bir kütüphanede ders çalışabiliyorum. Neden bizim memleketimizde öğrencilere bu kadar az değer veriliyor? Birinciler hep büyük şehirlerden çıkıyor çünkü burada öğrencilere verilen destek daha fazla.”

“Köyümüzde Şebeke Bile Çekmiyor”
Yüksekova’da yalnızca birkaç kütüphane bulunduğunu, bazı köylerde telefon şebekesinin bile çekmediğini belirten Zeynep Çoçga, yetkililere seslenerek şunları söyledi: “ Ben kendi köyümde ailemle yaşamak, kendi evimde ders çalışmak isterdim. Ama mecburen buraya geldim. Biz gençler geleceğin temelini atıyoruz. İlçe Milli Eğitim ve Kaymakamlığın bu konuda daha duyarlı olmasını istiyorum.”






