Altınsu’da yaşanan durumu “aleni çevre cinayeti” olarak nitelendiren Tekin, şu ifadeleri kullandı:
“Bu yemyeşil doğa ve halkın sağlığı ranta kurban edilemez. Birileri para kazanacak diye halkın nefesi ve köyün merası olan bu yeşil örtü katlediliyor. Özel bir firmaya ait taş ve kum ocağı, doğamızı geri dönüşü olmayan bir şekilde tahrip ediyor. Kazılar sonucu bozulan ekosistem sadece yeşil dokumuzu yok etmekle kalmıyor, aynı zamanda köylülerimizin sağlığını da ciddi biçimde tehdit ediyor.”
Ocağın köye yakın olmasının büyük riskler barındırdığını dile getiren Tekin, toz bulutlarının solunum hastalıklarını artırdığını ve köylünün tarım faaliyetlerini olumsuz etkilediğini vurguladı.
Yetkililere acil çağrıda bulunan Tekin, “Bu kabul edilemez talan derhal durdurulmalıdır. Doğanın talanına, insan sağlığının hiçe sayılmasına izin verilmemelidir. Bilinmelidir ki; dağlarımız, temiz havamız, su kaynaklarımız yani doğamız, gelecek nesillere bırakacağımız en büyük mirasımızdır. Bu yeşil örtüde çıkarılan her taş yarınlarımızdan koparılan bir parçadır. Sessiz kalmak, bu katliama ortak olmaktır.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.