Doğa harikası olan Yüksekova’da her hafta bölgenin doğal ve kültürel zenginliklerini tanıtmaya devam eden YEKDASDER, bu kez 4 bin 130 metre yüksekliğindeki Cilo Uludoruk'a odaklandı.

Yapılan etkinlik kapsamında 20 kişilik bir grup, Cengiz Topel Caddesi'nde toplandıktan sonra Cilo Dağı'na doğru yola çıktı.

Serin dağ havasında yapılan kahvaltının ardından zorlu tırmanış başladı. Dağcılar, başarılı bir şekilde zirveye ulaşarak bu eşsiz deneyimin keyfini çıkardı.

YEKDASDER Başkan Yardımcısı Hakan Zanyar Aykut, bölgenin tanıtımına verdikleri önemi vurgulayarak şunları söyledi; "Hakkari'nin doğal ve kültürel zenginliklerini tanıtmaya devam ediyoruz. Bu haftaki rotamız, Türkiye'nin ikinci en yüksek ve en zorlu parkurlarından biri olan Cilo Reşko Zirvesi oldu. 4.135 metre rakımıyla adeta Hakkari'nin çatısı konumundaki Reşko, Doğu Toroslar'ın bir uzantısı olup Irak ve İran sınırına yakın bir noktada yer alıyor. Hakkari'nin pek çok noktasından bu görkemli dağ tüm heybetiyle görülebilir."

Aykut, bölgenin doğal mirasına da dikkat çekerek, "Zirve eteklerinde, Türkiye'nin en büyük ve güncel buzullarından biri olan İz Bırak Buzulu (Gevya Pir Yaşlı Buzullar) bulunuyor. Yaklaşık 4 kilometre uzunluğu ve 300 metre genişliği ile ülkemizin en önemli buzul kütlelerinden biri olan bu yapı, binlerce yıl önceki iklim koşullarının günümüze ulaşmış nadir bir mirasıdır. Ancak küresel ısınma nedeniyle buzulda ciddi erimeler yaşanıyor. Son 50 yılda buzul yüzde 50'ye yakın küçüldü. Bu durum, bölgenin ekosistem, su kaynakları ve iklim dengesini tehdit ediyor. Buzulun alt kısmında aşırı sıcaklardan dolayı iki-üç göl oluştu" şeklinde konuştu.

Zirvenin sunduğu eşsiz manzarayı da anlatan Aykut, "Zirveden bakıldığında, kuzeydoğuda Sat İkiyaka Dağları, batıda Oremar (Dağlıca) Dağları ve kuzeybatıda Sümbül Dağları tüm ihtişamıyla görünüyor. Bu yükseklikten Hakkari'nin coğrafyası, adeta bir açık hava panoraması gibi gözler önüne seriliyor" ifadelerini kullandı. Aykut, bölgenin ekoturizm ve dağcılık potansiyelinin yanı sıra, buzul ve iklim araştırmaları için doğal bir laboratuvar niteliği taşıdığını ve yerel halk için de efsanelere konu olmuş saygı duyulan bir dağ olduğunu belirtti.

Muhabir: KADER ÇAKMAK / YÜKSEKOVA HALKIN SESİ