Geçtiğimiz yıllarda kış mevsiminin bu döneminde karla kaplı olan Yüksekova’da bu yıl ilkbahar havası yaşanıyor.
2 bin rakımlı ilçede ocak ayının ilk haftasında etkili olan kar yağışı hava sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi ile kısa sürede eridi.
Kış aylarında yağışın olmaması birçok çiftçiyi endişelendirirken Konuya ilişkin görüşlerini aldığımız Yüksekova TEMA Vakfı Sorumlusu Kenan Canan, Yüksekova’da halk arasında Çile olarak adlandırılan soğukların bahar havasına büründüğü aktardı.
“O SERT HAVA YERİNİ ADETA BAHAR HAVASINA BIRAKMIŞ”
İlçenin karasal ikliminin hâkim olduğunu, kış mevsiminin genellikle çetin geçtiğini hatırlatan Canan, “Yüksek dağlar ve düzlüklerin birleştiği bu bölge, her yıl kış aylarında sert kar yağışları ve dondurucu soğuklarla mücadele eder. Yöre halkının “çile” adını verdiği ve 21 Aralık’ta başlayan 40 günlük soğuklar, buradaki kış kültürünün vazgeçilmez bir parçasıdır. Çileyi ise 20 günlük “beçe soğukları” takip eder. Ancak bu yıl çile dönemine özgü olan o sert hava yerini adeta bahar havasına bırakmış durumda” dedi.
“BİRÇOK ETKEN, ARTIK KIŞLARIMIZI DA TANINMAZ HÂLE GETİREBİLİYOR”
Canan, iklim değişikliğine dikkat çekerek, “İklim biliminin karmaşık ve dikkat çekici gerçekleriyle örtüşüyor. Son yıllarda tüm dünyayı etkileyen küresel ısınma ve iklim değişikliği, Yüksekova gibi kış mevsiminin keskin yaşandığı bölgelerde bile dengesizliklere yol açtı. Kar yağışlarının azaldığı, sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği bu tür dönemler, doğanın dengesi üzerindeki insan etkisinin bir göstergesi. Fosil yakıtların kullanımından ormansızlaşmaya, bilinçsiz tarımsal faaliyetlerden sanayi kaynaklı emisyonlara kadar birçok etken, artık kışlarımızı da tanınmaz hâle getirebiliyor” İfadelerini kullandı.
Kış aylarında kar örtüsünün olmaması, hem yerel tarım hem de hayvancılık için riskler barındırdığını aktaran Canan, Toprak yeterince beslenemez ve barajların su seviyeleri düşebilir. Ayrıca doğada erken uyanan bitkiler ve hayvanlar, aniden gelebilecek sert soğuklar karşısında savunmasız kalabilir. Bununla birlikte, bu süreci bir farkındalık vesilesi hâline getirmek elimizde” şeklinde konuştu.
“BU BAHAR HAVASI, GELECEĞİN DAHA SERT KIŞLARININ HABERCİSİ OLABİLİR”
Vatandaşı duyarlı olamaya davet eden Canan, Yüksekova TEMA Vakfı olarak, yerel halkı bu konulara duyarlı olmaya davet ediyoruz. Sürdürülebilir yaşam için enerji tasarrufu, karbon ayak izini azaltacak bireysel ve toplumsal önlemler, doğayla uyumlu tarım uygulamaları gibi çözümleri hayata geçirmek zorundayız. Yüksekova’nın doğal yapısını, dört mevsimin hakkını veren iklimini korumak, hepimizin ortak sorumluluğu. Bu yıl “çile” günlerini bahar havasında geçirmemiz bir şans gibi görünse de bu durumun doğurduğu ve doğuracağı sorunları göz ardı etmemeliyiz. Doğaya zarar veren alışkanlıklarımızı değiştirmezsek, bu bahar havası, geleceğin daha sert kışlarının habercisi olabilir" diye belirtti.