Yaklaşık 1 ay içinde tamamen eriyip, kaybolması beklenen kardan mağara ve tünelleri görüntülemek isteyen doğa fotoğrafçıları bu manzara için uzun ve zorlu bir yolculuğu göze alıyor. Sason’dan araçla yaklaşık bir saat süren yolculuğun ardından Karayün köyüne ulaşan doğa fotoğrafçıları buradan da yaklaşık bir saatlik zorlu bir tırmanışa geçiyor.

Doğaseverlerden Sabahattin Atalay, kartpostallık manzaralarla karşılaştıklarını söyledi. Uzun ve meşakkatli bir yolculuğun ardından gördükleri manzara karşısında tüm yorgunluklarını unuttuklarını belirten Atalay, “Bölgemizin en yüksek rakımlı dağı olan 2 bin 983 rakımlı Mereto Dağı ve karşısında bulunan 2 bin 700 rakımlı Zoveser Dağı’nı gezdik. Özelikle bu zamanda yeni açan çiçekler, bitki türleri çok güzel bir görüntü veriyor bizlere” dedi.

Kış mevsimi boyunca vadilere kar dolduğunu aktaran Atalay, "Karların içten erimesiyle 5-6 metre yüksekliğinde tünel ve mağaralar oluştu. Kar tünelleri, birikmiş karların altından geçen akarsular nedeniyle oluşan tünellerdir. Çok güzel görüntüler oluşturuyor. Oluşan kar tünellerinde sıcaklık eksilerde. Dışarıda sıcaklık 30-40 derece iken içeride çok farklı bir atmosfere giriyorsunuz, eksi derecelerde üşüyoruz. Kartpostallık görüntüler oluşuyor. Bölge, aynı zamanda zengin bir bitki örtüsüne sahip. Doğa bize görsel bir şölen sunuyor. Karşılaştığımız bitkiler arasında özellikle Muş Lalesi çok güzel bir görüntü oluşturuyor. Çok çeşitli pancar türleriyle denk geliyoruz. Aynı anda hem yazı hem de kışı yaşıyoruz. Bir yanda yeşillikler bir yanda kar harika manzaralar sunuyor" şeklinde konuştu.

Doğaseverlerden Cahit Gökmen ise ilk defa Mereto ve Zoveser dağlarına çıktığını dile getirdi. Yorucu bir tırmanışın ardından gördükleri manzara karşısında yorgunluklarını unuttuklarını söyleyen Gökmen, “Uzun bir süre tırmandık ama hava o kadar güzel ve serin ki yorgunluğu hissetmedik bile. Kar tünellerinin olduğu bölgeye geldiğimizde ise karşılaştığımız kartpostallık görüntüler bizlere yorgunluğumuzu unutturdu" dedi.

Editör: Erkan Çobanoğlu