Dostluk, sevgi, kardeşlik, birlik ve beraberlik… Bunlar bir toplum için ne kadar değerli şeyler. Aklın yolu, milletin arzusu budur; kardeşlik, sevgi, saygı, birlik-bütünlük… Yani sevgi toplumu oluşturmak.
Peki, nedir sevgi toplumu?
Sevgi toplumu insanlarımızın birbirine saygı duyduğu, birbirini sevdiği ortamın oluşmasıdır. Merhamet güneşi, sevgi kutbu Peygamberimiz “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi de sevmedikçe gerçekten iman etmiş olmazsınız” diyor ve birbirimizi sevmenin ne kadar önemli olduğunu ifade ediyor. Öyleyse bize yüce dinimiz birbirimizi sevmemizi emrediyor. Kin ve husumet değil bizi birbirimize bağlayacak olan. Ama her nedense sevgi toplumu yerine bir kin ve nefret toplumu meydana getirilmeye çalışılıyor ülkemizde. Kin ve nefretin, husumetin olduğu yerde hiçbir şey olmaz. Ama bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz şey sevgidir günümüzde.
Her nedense bir türlü başaramıyoruz biz birbirimizi sevmeyi. Oysa atalarımız Orta Asya’dan geldikleri Anadolu’yu sevgiyle yoğurmuşlar. Fitne kazanı Anadolu, Alperenlerinin sevgi dolu yürekleri ile buluşunca bambaşka bir coğrafya olmuş birden. Fetret, düşmanlık yerini kardeşliğe dostluğa bırakmış, insanlarımızdaki sevgi ve neşe Bizans halkınıkendine âşık etmiş. Balkanlardaki kazıklı voyvodaların zulmünü gören halk, Osmanlı’nın sevgi, saygı hoşgörü ve savlet kanatlarının altında mutluluğu yaşamış yüzyıllarca. Huzuru kim bozmuş hep? O coğrafyalarda çıkarları olanlar tabi ki… Bu gün de aynı… Bu coğrafyalarda birilerinin çıkarları var. Huzur bozulmalı ve bu coğrafyalar onların olmalı.
Sevgi toplumu bir yüce idealdir. Atalarımız başarmış bizler de başaracağız. Çünkü aradaki sevgi bağları kopmuş toplumların hiçbir hedefi, ideali kalmaz, birbirini yer bitirir. Onun için biz birbirini ören tuğlalar gibi birbirimize sıkı sıkıya bağlı olup sevgi duvarlarımızı yıkıcı emellere ve ideallere karşı güçlü tutacağız. Yaratılanı seveceğiz, yaratandan ötürü. Müslüman’a yakışan budur. Allah için millet için yardımlaşacağız, birbirimizi seveceğiz. Aynen Yunus Emre’nin dediği gibi:
Ben gelmedim davi için,
Benim işim sevi için,
Gönüller dost evi için,
Gönüller yapmaya geldim.
Sevgi toplumu Alevi, Sünni, Kürt, Türk, Çerkez, Laz diye ayrılmaya çalışılan Türkiye’nin derdine deva, sadrına şifa bir birlik ve kardeşlik formülüdür.
Sevgi toplumu ‘yeryüzünde fitne ve fesattan eser kalmayasıya kadar…’ sürmesi Allah tarafından emredilen, barışık huzur dolu bir dünyayı kurma çabasının , sorumluluğunun, üstlenmenin adıdır. Bu mücadele varlıkları nefretten beslenenleri dahi eritecek yok edecek mağlubiyete uğratacak bir mücadele olacaktır. Elbette haklı ve üstün bir yol başarıya ulaşacaktır.
Birbirimizi Allah rızası için sevelim, sevmezsek kardeş olamayız, kardeş olamazsak birlik olamayız, birlik olmazsak bu topraklar da dirlik de olmaz. Ne mutlu biz kardeşiz diyenlere